25 Mayıs 2008 Pazar

Ev alıştırma aletlernin seçimi

Evde uygulayarak bir jimnastik üyeliğinde parayı kurtarmayı düşün? Birçoğu için, ev alıştırma malzemesi, onların oturma odası veya toplama tozunun yukarısını dağıtmaya son verir. Bundan kaçınmak, ihtiyaçlara ek olarak senin yaşam tarzına uyan cihazı seçer.

Senin, ihtiyaç duyacak olduğun şeyler:Internet erişimi* para*
* Step1'in
seçmesi için malzemenin parçasının olduğu kararlaştırmadan önce, etrafta düşündüğü senin yaşam tarzının anlayışı, ne zaman, ve senin, nerede uyguluyor olacak olduğun. Eğer sen, uygulamakta planlıyorsan, TV'i izlemek, nasıl senin, gerektirdiğin malzemenin küçük bir parçasının olduğu ve onun, nasıl depolanacak olduğunu çalışırken.
Step2,
senin uygunluk amaçlarını düşünür. Sen, yukarıya tona ister misin, uygun olur musun, veya kilo verir misin? Sen imkan dahilinde, istersin, veya bütün üçü yapmaya ihtiyaç duyarsın. Eğer, öyleyse, sen, türlü malzemeye ihtiyaç duyacaksın.
Step3 alıştırması, bantlar, ve elde taşınabilen ağırlıklar, toningle yardım edebilir. Elde taşınabilen ağırlıklarda parayı kurtarmak, suyla doldurulan boş soda şişelerini kullanmayı düşünür. Onlar, 1 2 litreden 3'e türlü boyutlar gelir, bundan dolayı senin, seçmesi için ağırlıkların bir seçeneğin var.
Bir alıştırma hasrı, ferahlığı sağlayacak, ve destekleyecek, toning, çatırtılar gibi uyguladığı için, kıvır, ve hamleler.
Senin çekirdek kararlılığını geliştirmek, senin alıştırma rejiminde biraz zıplamayı koyması için İsviçre'ye ait bir topu düşünür. Bu lastik küreleri, sadece etkili değildir — onlar da, eğlencedir!
Step4
Cardiovascular malzemesi, çevrimler, ayak değirmenleri gibi, ve ters-eğiticiler, şişman-yakıcı ve geliştiren aerobic uygunluğu için idealdir. Her zaman bir jimnastikte bunları denemeye değerdir, veya arkadaş, evde senin, en çok hangisini beğendiğini görmeyi satın almaktan öncedir. Evet, onlar, eğlence olabilir, eğer sen, akıllıca seçersen!
Kendisine ek olarak senin, senin ihtiyaçlarına yemek içecek sağladığını işe alan malzemeyi ararsın. Her zaman senin havlunu asması için senin şişen ve bir yer için bir içecek sahibine sahip olan malzemeye sahip olmak için kullanışlıdır. Eğer sen, istekli bir okuyucuysan, bak, kitapla maddeler, durduğu için.
Eğer sen, daha büyük bir kişiysen, bir maddeyi satın almaktan önce maksimum vücut ağırlıklarına bakması için iyi bir fikirdir.
Step5
salon çevrimleri, üç kategoriye düşer: Dikleştir, yarı ilişik ev-uzanan ve tam olarak uzanan.
Dik çevrimler, durağan motosikletlerdir. Onlar, dürüstçe ucuzdur, bundan dolayı neyin senin, bir nabız monitörünün olduğu gibi onlarla olabildiğin ekstraların olduğunu görmek için senin zahmetine değerdir.
Yarı ilişik ev-uzanan motosikletler, dışarı senin bacaklarını germen için sana biraz izin verir. Bak, bir variye teklif eden dolu bir görev konsolu olduğu için

9 Nisan 2008 Çarşamba

Sizi siz olun bacak bacak üstüne atmayın

Uyarı bu defa sağlığa zararlı olduğu için sağlık uzmanlarından geldi...
Uyarı bu kez adabı muaşeret kurallarına aykırı olduğu için eğitimcilerden değil, sağlığa zararlı olduğu için sağlık uzmanlarından...

Dermatolog Erçin Özüntürk kadınların yüzde 85-90'ında görülen selülitin artmasında varisler, dar kıyafetler ve bacak bacak üstüne atmanın etkili olduğunu bildirdi. Dr. Özüntürk, selülitin genetik, metabolik ve damarsal gibi nedenlerle ortaya çıktığını vurgulayarak, "25 yaşın üstünde ortaya çıkan selülit kadınların yüzde 85-90'ında görülmektedir" dedi.

Genetik nedenlerin yanı sıra doğum kontrol hapları, hamilelik, aşırı kilo ve yanlış beslenme, alkol tüketimi, stres, hareketsizlik ve ruhsal problemlerin de selülite yol açtığını ifade eden Dr. Özüntürk, "Varisler, dar kıyafetler ve bacak bacak üstüne atmak da selülitin artmasına neden oluyor. Bacak bacak üstüne atınca dolaşımda problemler ortaya çıkıyor ve bu da selülit oluşumunu hızlandırıyor" diye konuştu.

Bu çay annelerde sütü artırıyor

Bebeklerin sağlığı ve gelişiminde, özellikle ilk 6 ayda eşsiz ve mucizevi besin kaynağı olan anne sütü, bağışıklık sisteminden, zeka düzeyine kadar, insan hayatında etkisi bir ömür boyu sürecek inanılmaz ve son derece iyi sonuçlar yaratıyor. Yüzyıllar boyu anne sütünü artırıcı etkisi bilinen ve kanıtlanan bitkiler, anne sütünü artırmaya yardımcı, Türkiye’deki ilk ve tek doğal bitki çayı olan Humana Still-Tee’nin içeriğinde, dengeli bir karışımla bir araya getirildi.
Türkiye’de, eczanelerde satışa sunulan Humana Still-Tee’nin içeriğinde yer alan tamamen doğal bitkisel karışım, düzenli içildiğinde, doğum sonrasından başlayarak, tüm emzirme döneminde süt bezlerini uyarıyor ve böylece anne sütünün miktar olarak artmasına ve yapımının hızlanmasına yardımcı oluyor.
Humana Stil-Tee emzirme çayının içeriği, geleneksel olarak yüzyıllardan beri anne sütünü artırdığı bilinen ve tıbben galaktogog olarak isimlendirilen bitkilerin dengeli ve ideal karışımından oluşuyor. Bu bitkilerden anne sütünü artırıcı etkisi olanlar, Çemen Otu, Keçi Sedefi Otu, Rezene, Mine Çiçeği olarak sıralanırken, Amber Çiçeği, Ağaç Çileği ve Rooiboss bitkileri de çayın lezzetini artırmak, kokusunu ve tadını mükemmelleştirmek, vitaminler ve mineraller açısından zenginleştirmek için ilave edilmiş bulunuyor.
Humana Still – Tee emzirme çayının içerisinde bulunan galaktogog adı verilen bitkiler, anne sütünün yapılması için, emziren annede zaten mevcut olan prolaktin ve oksitosin adlı hormonların aktivitesini artırarak, anne sütü üretimini hızlandırıyor ve salgılanan anne sütü miktarını artırmaya yardımcı oluyor. Yüzde 100 doğal ve bitkisel olan Humana Stil-Tee, hiçbir boya ve katkı maddesi ile suni aroma içermiyor.
Humana Still – Tee emzirme çayının etkisi 24- 72 saat içinde ortaya çıkıyor
Humana Stil-Tee, bir bardak suya iki tatlı kaşığı ilave edilip karıştırılarak hazırlanıyor. Suda eriyen granül yapısı sayesinde kolayca hazırlanabilen Humana Still-Tee, isteğe bağlı olarak soğuk, ılık ya da sıcak içilebiliyor. Günde 3- 4 kez içilmesi tavsiye edilen Humana Still-Tee’nin anne sütünü artırmaya katkı sağlayıcı etkisi, 24- 48 saat içinde görülüyor. C vitamini ilaveli olduğu için annenin günlük C vitamini ihtiyacının yüzde 72’sini karşılayan Humana Still-Tee, düşük kalorili olması nedeniyle de, anneler için doğumun ardından kilo endişesi yaşatmadan anne sütünü artırmaya yardımcı oluyor. Bir bardak Humana Still-Tee, 34 Kcal, yani sadece yarım dilim ekmek kadar kalori içeriyor. Emziren annenin süt verme döneminde artan sıvı ihtiyacını da gideren Humana Stil-Tee, eczanelerde 200 gramlık kutularda satışa sunuluyor ve bir kutudan 200 mililitrelik 22 fincan çay çıkıyor.
Avrupa’nın önde gelen bebek mamaları üreticisi HUMANA tarafından üretilen ve iki yıldır AB ülkelerindeki annelere sunulmakta olan doğal bitkisel emzirme çayı Humana Still-Tee, Mamsel İlaç Sanayi tarafından, Türkiye’de eczaneler kanalıyla sütü yeterli olmayan annelere ulaştırılıyor..

Yeni bir hastalık "nomofobi"

İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre, günümüzün yeni hastalığı ya da stres kaynağı "Nomofobi" (No mobile phobia). Bu yeni hastalık, "cep telefonunun kapsama alanı dışında kalmasıyla" ortaya çıkıyor.

İnsanların cep telefonlarına aşırı şekilde bağlandığını belirten uzmanlar, telefonun çekmediği bir yerde kalmanın ya da herhangi bir şekilde telefonla ulaşılamamanın "psikolojik sorun" haline geldiğini ve inanılmaz şekilde büyütüldüğünü ifade ediyorlar.

Şimdiye dek evlenmenin, yeni bir işe başlamanın veya işten çıkarılmanın stres kaynağı olduğunu belirten uzmanlar, bu hastalığın cep telefonu kullanıcılarının yüzde 53’ünde bulunduğuna dikkat çektiler.

Formda mıyız yoksa şişman mı?

İngiltere’de geçtiğimiz günlerde sonuçları açıklanan araştırma, zinde ve formda dış görünüme sahip kişilerin iç organlarındaki yağlanma oranının, kimi zaman tombullara oranla daha tehlikeli boyutlara ulaşabildiğini ortaya koydu.

İngiltere’de yayınlanan Daily Telegraph gazetesinin internet sitesinde yer alan habere göre, bu ülkedeki Tıbbi Araştırmalar Konseyinin Klinik Bilimler Merkezinden bir ekip, Londra’daki Hammersmith Hastanesindeki görüntüleme merkezinde, çeşitli boy ve kilolardaki 600 gönüllünün "yağ dağılım haritasını" çıkardı.
Araştırma, 10 katılımcıdan 4’ünün "dışarıdan formda, ancak içeriden şişman" olduğunu ortaya koydu.
Araştırma ekibinin başında bulunan Prof. Dr. Jimmy Bell, "aldığı birkaç kiloyu hemen belli edenlerle, kilo almasına karşı görüntüsünü koruyanlar" arasındaki farkın, çok tehlikeli bir yerde, hayati iç organlarda olabileceğine dikkati çekti.
Prof. Dr. Bell, şişmanlığa bakışlarını bir ölçüde değiştiren araştırmanın sonuçlarını, "Dışarıdan formda görünen kişi, kilolu birine oranla daha yüksek oranda tehlikeli ve gizli yağ bulundurabilir, bu yağlar da genellikle hayati iç organların çevresinde toplanmaktadır" şeklinde özetledi.
Prof. Dr. Bell, karaciğer, kalp ve pankreasında yağlanma olan kişinin, dış yağları fazla oran birine oranla tip 2 diyabete yakalanma ya da kalp krizi geçirme olasılığının daha yüksek olduğuna dikkati çekti.
"DİYET TAKINTI HALİNE GELDİ AMA..."
Şişmanlık oranının hesaplanmasında kullanılan beden kitle endeksinin, kişilere önemli veriler sunmakla birlikte, kimi zaman bireyleri yanıltabileceğine işaret eden Prof. Dr. Bell, şunları kaydetti:
"Beden kitle endeksiniz size tombul mu obez mi olduğunuzu söyleyebilir ama vücudunuzun içinde bulunan yağ oranınıza ilişkin bilgi vermez. İri, ancak fiziksel olarak aktif kişi, kusursuz derecede sağlıklı konuma sahip olabilir.
İnsanlar diyet konusunu adeta takıntı haline getirdiler. Oysa ki, egzersiz olmadan uygulanan diyet programı ile yağların yanlış yerlerde birikmesine neden olunabilir. Yaşam biçiminizde büyük değişiklikler meydana getirmeden de, fiziksel aktivitelerinizi artırmak mümkün.
Araştırma raporunda, deneklerden elde edilen sonuçlar, yaşam alışkanlıklarıyla birlikte sunuldu. Buna göre, beden kitle endeksi 27.7 olarak hesaplanan, spor yapmaktan hoşlanmadığını belirten 23 yaşındaki Simon Relph’in, vücudunda 15 litre "iç yağ" bulunduğu görülürken, beden kitle endeksi 28.1 olan, haftada üç kez futbol oynayan 23 yaşındaki Neil Ferguson’da ise bu oran 4 litre olarak saptandı.
Standart yaklaşımlar Ferguson’un birçok hastalığa karşı daha fazla risk altında olduğunu gösterse de, "içeriden" bakıldığında Ferguson, dışarıdan göründüğünün tersine daha sağlıklı bir tablo çizdi.

Emekliler için sağlık karneleri kalktı

Emekliler ile Bağ-Kur'luların sağlık kurumlarındaki muayene ve tedavilerinde sağlık karnesi uygulaması kaldırıldı.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun, “Emekli Ve Malullük Aylığı Bağlanmış Alanlarla, Bunların Kanunen Bakmakla Yükümlü Bulundukları Aile Fertleri, Dul Ve Yetim Aylığı Alanların Muayene ile Tedavileri Hakkında Yönetmelik” ve Bağ-Kur Sağlık Sigortası Yardımları Yönetmeliği'nde bu yönde yaptığı değişiklikler, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Buna göre, emekli, malullük ve vazife malullüğü aylığı alanlarla bunların yasal olarak bakmakla yükümlü bulundukları aile bireyleri ve dul ve yetim aylığı alanların muayene ve tedavi başvurusunda, sağlık karnesi yerine T.C. Kimlik Numarası bulunan nüfus cüzdanlarının sunumu yeterli sayılacak.


Bağ-Kur da sigortalılar ve malullük veya yaşlılık aylığı almakta olanlarla bunların bakmakla yükümlü oldukları eş, çocuk, ana ve babaları, hak sahibi olarak aylık alan eş, çocuk, ana ve babaları için, muayene ve tedavi başvurusunda sağlık karnesi yerine T.C. Kimlik Numarası bulunan nüfus cüzdanlarının ibraz edilmesini yeterli kabul edecek.

Alkol hafızayı zayıflatıyor

Doktorlar, gençlerin aşırı alkol tüketerek hafızalarına yıllarca zarar verebilecekleri uyarısında bulundu. 12 yaşındaki çocukların bile alkolizm tedavisi gördüğü uyarıları yapıldığı bir zamanda, bilim adamları, alkol tüketen gençlerde 20’li yaşlara gelmeden önemli bozulmalar görüldüğünü ortaya koydu.

Aşırı alkol tüketmenin, beynin gelişmesindeki kritik aşamaya müdahale ettiği ve bu sorunun yaşla daha da kötüleştiği halihazırda biliniyor. Araştırmacılardan Thomas Heffernan yaptığı açıklamada, "gençlerde aşırı alkolün ve içki alemlerinin, beyinde günlük hafızayı destekleyen bölüme zarar verdiğine dair kanıt bulunduğunu" söyledi.

Heffernan, bu gençlerin hafızalarına zarar vermekle kalmadıklarını, ayrıca bu durumun, gençlerin beyinleri gelişme safhasında olduğu sürece gelecek için de sorun oluşturacağını belirtti. Northumbria ve Keele üniversiteleri tarafından denekler üzerinde yapılan bu araştırmanın sunumu, İngiliz Psikolojik Derneği konferansında
yapıldı. Araştırmada incelenen deneklerin, beynin gelişme safhasında bulunduğu 17 ile 19 yaş arasında oldukları bildirildi.

En küçük tümör bile görünecek

Amerikalı araştırmacıların geliştirdiği, vücut içindeki detayları bin
kat büyütebilen bu yeni teknik, bugüne dek kullanılan yöntemlerle tespit edilemeyen en küçük tümörlerin bile görülebilmesini sağlıyor.

Araştırmayı yürüten ekibin başında bulunan, Stanford Üniversitesi’nden Sanjiv Sam Gambhir, bu yeni tekniğin, adını Nobel ödüllü Hintli fizikçi C.V Raman’dan alan Raman spektroskopisi (maddenin özelliklerinin, soğrulan ve salınan parçacıkların, ışık veya ses aracılığı ile incelenmesi) yöntemine dayandığını söyledi. Bu tekniğin tamamen yeni bir görüntüleme şekli olduğunu, Raman spektroskopisinin ilk kez insan vücudunun içini görüntülemek amacıyla uygulandığını ifade eden Gambhir, "şimdiye dek aynı anda 2 ya da 3 şey tespit edilebiliyordu, ancak bu yöntemle aynı anda 20 ya da 30 şey görülebiliyor" dedi.

Fareler üzerinde denenen bu yöntemin iyi sonuç verdiğini, ucuz ve kullanımının kolay olduğunu belirten Gambhir ve ekibi, tekniğin insanlarda kalın bağırsak kanserinin erken teşhisinde
kullanılabilirliğini belirlemek için klinik deney yapmayı planlıyor. Araştırma, Amerikan Ulusal Bilimler Akademisinin (PNAS) dergisinde yayımlandı.

Şekerleme de varmış bir keramet

Gün içerisinde hele de öğle yemeğinden sonra şöyle bir kestirmek meğer sadece yorgunluğa iyi gelmiyormuş..

Gün içinde düzenli olarak kestiren kişilerin kalp krizinden ölme risklerinin, kestirmeyenlere göre daha az olduğu ortaya çıktı.
Araştırmacıların, 6 yıl boyunca yaptıkları çalışmada, gün ortasında düzenli olarak kestirenlerin kalp krizinden ölme risklerinin, kestirmeyenlere göre 3 kat daha az olduğu görüldü.
Araştırmacılar, kestirmeyle kalp krizinden ölme riskinin azalması arasındaki ilişkinin, iş sahibi kişilerde daha da belirginleştiğini, buradan kestirmenin bu kişilerin, kalpleri için olumsuz etkiye sahip işle bağlantılı stresi azalttıkları sonucuna vardıklarını söylediler.

Siroz tarih mi olacak?


Japon araştırmacılar, farelerde sirozu tedavi etmeyi başardı...


31 Mart 2008 11:48
Sapporo Tıp Fakültesi uzmanları, tedavide kolajen (bağ dokusu liflerinin ana yapısını oluşturan protein) üretimini engelleyen genetik bir ürün kullandı.

Kolajenin fazla salgılanması, karaciğer hücrelerinde fibroza yol açıyor.Amerikan "Nature Biotechnology" dergisinin internet sitesindeki makaleye göre, siroza yakalanan 60 fare 40 gün içinde ölürken, her hafta ilaç zerk edilen 12 fare hayatta kalmayı başardı ve bu hayvanların karaciğeri, beş hafta sonunda neredeyse tamamen normal hale geldi. Araştırma ekibinin başkanı Prof.Yoşiro Niitsu, özel şirketlerin desteğiyle klinik çalışmaları sürdürmek istediklerini ve yeni tedavi yöntemini beş yıla kadar hayata geçirmeyi tasarladıklarını belirtti.

SİZ DE YAZI GÖDERİN...

SİTEMİZE SİZLER DE BEĞENDİĞİNİNİZ YAZILARI GÖNDERMEK, DÜŞÜNCELERİNİZİ BİZLERLE PAYLAŞMAK, BERABER DAHA GÜZEL PAYLAŞIMLAR SUNMAK YA DA SİTEMİZDE YAZAR OLMAK İSTİYORSANIZ LÜTFEN firsatavcisi@gmail.com ADRESİNE E-POSTA ADRESİNİZİ GÖNDERİNİZ.